Ana Sayfa Güncel 7 Mart 2021 581 Görüntüleme

Kemal Kılıçdaroğlu’ndan erken seçim ve fezleke açıklaması

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, KRT TV özel yayınında gündeme dair soruları yanıtladı.

İnsan hakları konusunda “İktidar hangi adımları atsa samimiyet adımı olarak görürsünüz?” sorusunu yanıtlayan Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu:

* Cumhurbaşkanına hakaret diye açılan davaların tamamından vazgeçilmesi lazım.

* Tutuklu olanlara Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararlarının derhal uygulamaya konması lazım.

* Selahattin Demirtaş’ın, Osman Kavala’nın derhal bırakılması lazım. Anayasa Mahkemesi kararlarını uygulamayan yargıçların derhal görevden alınması lazım.

* Bunlar yargıç değildir. Siyasi otoritenin talimatını yerine getirdiler.

* Erdoğan samimiyse o yargıçları yargının tamamen dışına çıkarması lazım. Birkaç böyle güzel davranışlar yaparsa biz de deriz ki ‘Bu konuda samimi adımlar’ atılıyor.

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin İnsan Hakları Eylem Planı’nın açıklandığı gün yaptığı açıklamalara değinen Kılıçdaroğlu, şu ifadeleri kullandı:

* Bahçeli Erdoğan’ı teslim almış vaziyette. Bahçeli’nin ‘Anayasa Mahkemesi kapatılsın’ demesi ve Erdoğan’ın da bu konuda hiçbir yorum yapmaması ilginç.

* Neden Anayasa Mahkemesi kapatılsın? Erdoğan demesi gerekir ki ‘Anayasa Mahkemesi’nin kapatılması asla söz konusu olamaz’. Erdoğan söylemedi diyelim en azından partinin sözcüleri açıklama yapabilir.

* Cumhur İttifakı aslında bir düşünce ittifakı değil. Bir koltuğun korunmasına yönelik olarak bir araya gelen bir ittifak.

“İKTİDAR KENDİSİNE OY VERMEYEN KÜRTLERİ CEZALANDIRMAK İSTİYOR”

HDP’nin kapatılması yönünde siyasetçilerin çağrısı ve yargının harekete geçmesiyle ilgili konuşan Kılıçdaroğlu, şunları söyledi:

* HDP’yi kapatarak 6,5 milyon kişiyi cezalandıracaksanız bunun adı demokrasi değil. İktidar kendisine oy vermeyen bütün Kürtleri cezalandırmak istiyor.

* Muhafazakar Kürtler de buna karşılar. Siz Kürtleri neden muhatap alıp onları cezalandırmak istiyorsunuz?

* Bahçeli kesinlikle HDP’nin kapatılmasını istiyor ama AKP’nin bu kadar sert bir çıkışın doğru olmadığı yönünde düşüncesi var.

* Biz parti kapatarak ne elde ettik bugüne kadar? Hiçbir şey elde edemedik.

“SEÇİM BARAJI MAKUL DÜZEYE İNDİRİLSİN”

Seçim barajıyla ilgili partisinin görüşünü ve MHP’nin bu konudaki tutumunu değerlendiren Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu:

* Sayın Bahçeli ne kadar bastırır, Erdoğan’ı ikna edebilir bilmiyorum. Ama dar bölgenin MHP’nin aleyhine olacağını MHP de çok iyi biliyor.

* Seçim yasasında ciddi bir değişiklik yapılacağı kanısında değilim. Erdoğan, var olan sistemle gidecektir.

* Bizim görüşümüze göre seçim barajının makul bir düzeye indirilmesini isteriz. Yüzde 1 oy alan partinin genel başkanının da meclise gelmesini isteriz.

* Erdoğan darbe hukukuna sığınmış vaziyette. O darbe hukukunun getirdiği seçim yasasını aynen uygulayacaktır diye düşünüyorum.

“BİZ KAVGA ETMEYİZ”

TBMM’ye getirilen dokunulmazlık fezlekelerinin bir siyaset mühendisliği olduğunu vurgulayan Kılıçdaroğlu, “‘İYİ Parti’yi kendi yanımıza alıp, CHP’yi öbür tarafa itelim’ diye bekliyorlar ama biz kavga etmeyiz. İYİ Parti de demokrasi istiyor biz de demokrasi istiyoruz. Onlar da güçlendirilmiş parlamenter sistem istiyor, biz de istiyoruz” dedi.

“‘EVET’ DERSENİZ DEMOKRASİYE İHANET OLUR”

“Biz demokrasiyi her koşulda savunmak zorundayız” diye devam eden Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu:

* Demokrasi vazgeçilmez bir konu. Dokunulmazlıklar elbette kalkabilir. Var olan ve getirilmek istenen dokunulmazlıklar bir siyaset mühendisliği gereği getirilen dokunulmazlıklar.

* Yargı bağımsızlığının olduğu yerlerde dokunulmazlıklar kalkabilir. Gerçekten sağlıklı, tutarlı, hukukun üstünlüğü ve vicdani kanaate göre bir karar verilirse bir mahkemede, bir yargı düzeni olursa dokunulmazlığı kaldırırsınız. Onun dışında doğru değil.

* Siz kalkmışsınız mahkemeye hakimi tayin etmişsiniz partinin genel başkanı olarak. Ona göre de bir hakimler savcılar kurulu oluşturmuşsunuz. Anayasa Mahkemesi kararını uygulamayan hakimi ödüllendiriyorsunuz.

* Yeri geldiğinde daha üst bir göreve, Yargıtay’a hakim tayin ediyorsunuz. İstediğiniz kişiyi tutuklatıp hapse attırabiliyorsunuz bir talimatla… Böyle bir ortamda eğer siz dokunulmazlığın kaldırılmasına evet derseniz demokrasiye ihanet etmiş olursunuz. Demokrasi sadece benim için değil herkes için var. Bir haksızlık var bu işlemde.

“BU SAVCILAR, HAKİMLER 6 YIL ÖNCE NEREDEYDİ?”

* Hem demokrasiyi savunacaksınız, hem böyle bir yargı düzeninde bunları alacaksınız, hapse atılmalarına el kaldıracaksınız… Bu doğru değil. Bu demokrasiyi savunmamaktır.

* Milli irade dediğimiz bir kavram var. Vatandaş gidip sandıkta oy kullandı. 6 yıl önceki bir olay… Bu savcılar, hakimler neredeydi? Bunlar milletvekili de değildi.

* Görevden alacaksan 6 yıl önce iddianameyi yazıp da tozlu raflarda tutan, siyaset mühendisliği dolayısıyla bugün getirip de dava açan kişiyi görevden alacaksın.

* Ben bunun milli iradeye karşı bir hareket olduğunu düşünüyorum. Sadece ben değil sağduyusu olan herkes böyle düşünüyor.

“İNŞALLAH SONBAHARDA SEÇİM KARARI ALIRLAR, MARTIN SONU YİNE BAHAR OLUR”

Erken seçimle ilgili soruya yanıt veren Kılıçdaroğlu, şu ifadeleri kullandı:

* Biz yerel seçimlerde ‘Martın sonu bahar olacak’ demiştik. Martın sonu bahar oldu. İnşallah sonbaharda seçim kararı alırlar da martın sonu bahar olur yine.

* Türkiye’nin bahara ihtiyacı var. Gülmeye ihtiyacı var. Sevinmeye ihtiyacı var. Kucaklaşmaya, helalleşmeye ihtiyacı var. Çocuklara güzel bir Türkiye bırakmak zorundayız.

“İnsanlar karikatür yapamaz noktaya geldi” diyen Kılıçdaroğlu, Turgut Özal’ın başbakanlığı döneminde bir anısına yer verdi. Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu:

* Ben bürokratken Özal’ın başbakanlık konutuna giderdim. Rahmetli Özal, Gırgır dergisinin kendisini eleştiren kapaklarını oraya sırayla asmıştı.

* ‘Yabancılar gelince karikatürleri gösteriyorum’ diyor, onunla gurur diyordu. Kendisinin rahatlıkla eleştirilebileceğini yabancılara gösteriyordu. Biz Türkiye’yi nefes alır hale getireceğiz.

Yorumlar (Yorum Yapılmamış)

Yazı hakkında görüşlerinizi belirtmek istermisiniz?

Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.