CHP Grup Başkanvekilleri Engin Altay, Özgür Özel ve Engin Özkoç tarafından hazırlanan ve TBMM Başkanlığı’na sunulan araştırma önergesinin gerekçesinde, kamu ihalelerine ilişkin şartname ve sözleşmelerde bulunmayan indirim-tahsis-vergi teşviki, erteleme gibi uygulamaların, ihale sonrasında devreye sokularak tam rekabetin önlendiği ve kamu zararına sebebiyet verildiği savunuldu.
“KAMU İHALELERİNDE ŞEFFAFLIĞIN SAĞLANAMAMASI KAMU ZARARINA YOL AÇMAKTADIR”
Önergede, şu ifadelere yer verildi:
* Kamu ihalelerinde şeffaflığın ve rekabetin sağlanamaması; kamu kaynaklarının çarçur edilmesine, kamu zararına, yoksul halktan müteahhitlere kaynak transferine ve birilerinin haksız zenginleşmesine yol açmaktadır.
* Son yıllarda yapılan kamu ihaleleri incelendiğinde, büyük ihalelerin hemen hemen hepsinin Kalyon, Limak, Kolin İnşaat, Cengiz Holding, Makyol ve Özgün Yapı gibi şirketler tarafından alındığı görülmektedir.
* Bu şirketler, Türkiye’de aldıkları ihalelerle dünya sıralamasına bile girmiştir. İhaleyi yapan kuruluşlar, ihalelerin herkese açık yapıldığını, en düşük veya en yüksek fiyatı verenlerin ihaleyi kazandığını açıklasalar da ihalelerden sonra, ihale şartnameleri veya sözleşmelerde yer almayan ve kazanan şirketlere ek kazançlar sağlayacak düzenlemelerin devreye sokulduğu görülmektedir.
“KAMU BANKALARI BU PROJELERN FİNANSMANI İÇİN SEFERBER EDİLDİ”
Bu tür uygulamalara ağırlıklı olarak kamu özel işbirliği (KÖİ) adı altında yürütülen projelerde rastlandığı ifade edilen önergede, “Hazine, kamu özel işbirliği projelerinde, ‘borç üstlenimi anlaşmaları’ yoluyla şirketlerin kefili haline getirilmiş, kamu bankaları da bu projelerin finansmanı için seferber edilmiştir” denildi.
“BAKAN KARAİSMAİLOĞLU’NUN SOSYAL MEDYA MESAJI İLE TAMAMEN SİLİNDİ”
Önergede, İstanbul Havalimanı inşaatı sürecinde yaşanan ‘kot revizyonu’ ile şirketin inşaat maliyetleri düşürülürken, salgın nedeniyle önce ertelenen 2020 kira ödemesi de Bakan Adil Karaismailoğlu’nun 19 Şubat 2021 tarihli sosyal medya mesajı ile tamamen silindiği belirtildi.
“BMC FİRMASINA TANK-PALET FABRİKASI’NI İŞLETME HAKKI VERİLDİ”
Önergede bazı firmalara sağlanan olanaklar şu kelide sıralandı;
* Altay tankı üretimi için yapılan ihalede öngörülün süre içinde bir üretim olmamasına karşın, ihaleyi kazanan BMC firmasına Sakarya’daki Tank-Palet Fabrikası’nın işletme hakkının verildi.
* Türkiye Varlık Fonu’nun Milli Piyango ihalesi sürecinde şans oyunlarının KDV oranı ile ilgili bir hüküm bulunmazken, ihale yapıldıktan ve devir işlemi gerçekleştikten sonra şans oyunlarındaki yüzde 18’lik KDV’nin sıfırlanması yoluna gidilmiştir. Bu yolla ihaleyi kazanan firmanın hasılattan daha fazla pay almasının sağlandığı belirtilmektedir.
* Yap-İşlet-Devret modeli ile yaptırılan Kuzey Marmara Otoyolu Kurtköy-Akyazı Kesimi ile Kuzey Marmara Otoyolu Kınalı-Odayeri Kesimi için toplam proje maliyeti yaklaşık 3.5 milyar dolar olarak açıklanırken, projelerin tamamlandığı dönemde iki projede yaklaşık 1.2 milyar dolarlık maliyet artışına gidilmiştir.
* Projelerde böylesine ciddi büyüklükte bir maliyet artışına gidilirken, kamuoyuna bunun gerekçesi ve 1.2 milyar doların neye göre hesaplandığı ile ilgili hiçbir bilgi verilmemiştir.
Kamu ihaleleri ya da kamu özel işbirliği projelerinde sözleşmelerle ilgili müteahhitlerden gelen değişiklik taleplerinin neredeyse tamamının karşılandığına dikkat çekilen önergede, “Yandaş müteahhitlerin riskleri, yoksul vatandaşın sırtından sıfırlanmakta, yüksek karları garanti edilmektedir” denildi.
“TBMM, MİLLETİN KÖR KURUŞUNUN HESABINI SORMAKLA YÜKÜMLÜDÜR”
Önergenin devamında şu sözlere yer verildi:
* Millete ‘acı reçete’nin sunulduğu bir süreçte, kamu ihaleleri ve KÖİ projelerinde oluşan kamu zararları saptanmalı ve bu kayıpların önüne geçilmelidir.
* TBMM, milletin kör kuruşunun hesabını sormakla yükümlüdür. Bu nedenlerle kamu ihalelerine ilişkin şartname ve sözleşmelerde, şirketlerden gelen talepler doğrultusunda sonradan yapılan değişikliklerle oluşan kamu zararının boyutunun saptanması, kamu ihalelerinin şeffaf ve rekabetçi koşullarla yapılmasını sağlayacak önlemlerin belirlenmesi amacıyla bir Meclis Araştırması açılması gerekli görülmektedir.